Cevap: Çinlilerin yemek yeme alışkanlıklarının yiyeceklerini çok küçük parçalar halinde yemelerinden çubuk kullandıkları anlaşılıyor. Çin'de eskiden yalnızca zenginler masada otururlardı. Halkın çoğunluğu tabakları ellerinde yemek yerlerdi. Bir elleriyle tabaklarını tutar, öteki elleriyle çubuk kullanarak beslenirlerdi. Hızla artan nüfus yüzünden yiyecek sıkıntısı çeken Çinliler önlerindeki yiyeceği küçük parçalar halinde çoğaltarak yiyorlardı. O zamanlar ağaç sıkıntısı nedeniyle de tahta kullanımı kısıtlıydı. Masa kullanımı bu yüzden çok zordu. Çubuklar fildişinden ve kemikten yapılırdı.
Cevap: Genelde hörgüçlerinde su olduğu ve uzun yolculuklarında bu suyu kullandıkları söylenir ama doğru değildir. Develerin hörgüçlerinde 30-35 kg kadar yağ bulunur. Yiyecek bulamadıkları zaman bu enerjiyle hareketlerini sağlarlar, ayrıca yağ çöl sıcağına karşı koruma görevi de yapar. Develer suya az gereksinim duyarlar. Burun mukozaları insana göre 100 kat daha büyüktür. Soluk alırken havadaki nemin üçte ikisini kazanabilirler. Su kaybını da dokularından kaybederler, kandaki su etkilenmez.
Adnan
Cevap: Kedilerin gözlerinin damar tabakasında tapetum lucidum ismi verilen bir yapı bulunmaktadır. Bu yapı gözün arka kısmına düşen ışığı yeniden retinaya yansıtmaktadır. Bu şekilde mevcut olan ışık miktarı iki katına çıkartılarak geceleri rahat görüntü elde etmeleri sağlanmaktadır. İşte trafik işaretlerine bile konu olmuş, kedilerin geceleri gözlerinin parlamasının sebebi tam olarak budur. Ayrıca bu durumda kediler, gözlerini daha verimli kullanabilmektedir. Işıktan sonuna dek faydalanılması için gelişmiş doğal bir yapıdır. Ayrıca otomatik olarak ışık miktarı arttığından, daha doğru ifadeyle ışıktan daha fazla fayda sağlandığından, kedilerin geceleri daha rahat görebilmektedir. Tıpkı kediler gibi, gözlerinde tapetum lucidum adı verilen yapıya sahip olan hayvanlar, karanlıkta üstün bir görüş yeteneğine sahiptir.
Mustafa
Cevap: Ağaç gölgesi daha uygundur (serindir). Her iki gölgenin ortak yanı, güneş ışıklarını engellemesidir. Fakat ağaç gölgesinin bir artısı vardır. Ağaç yaprakları nemli (sulu) olur. Nem bütün sıvılarda olduğu gibi buharlaşmaya meyillidir. Buharlaşmak için çevreden ısı alacaktır. Bundan dolayı ağacın çevresi daha serin olacaktır. Benzer bir olay; Elimize kolonya döktüğümüzde serinleriz. Elimizdeki kolonya buharlaşmak isteyecektir ve çevresinden ısı alacaktır.
İsmail
Cevap: Sesler havayı titreştirerek uzaklara ulaşır. Titreşen molekülleri çarptıkları yeri de titreştirirler. Uçaklar büyük gürültü çıkardıkları için, oluşturdukları titreşimde fazla olur. Bu titreşimler evimizi ve pencerelerimizi sallayabilir, havasız yerlerle ses iletilemez.
Gökçe
✅ İçerik: | Bilimsel Bilmeceleri |
✅ Geliştirir: | Fen ve Biyoloji Bilgileri |
✅ Zorluk: | Kolay & Orta & Zor |
✅ Uygun: | Bütün Çocuklar & Yetişkinler |